Disclaimer: This is a user generated content submitted by a member of the WriteUpCafe Community. The views and writings here reflect that of the author and not of WriteUpCafe. If you have any complaints regarding this post kindly report it to us.

İyi huylu prostat büyümesi ya da BPH (Benign Prostat Hiperpalizisi) erkeklerde 50 yaşından sonra sıklıkla görülür. Prostat dokusunun kanserojen olmayan büyümesidir. Prostatın belli bir yaştan sonra büyümesinin nedeni tam olarak anlaşılamamış olsa da yaşlanan erkekte hormonların özellikle östrojen ve testosteron seviyelerinin birbirlerine oranları ile ilgili olduğu düşünülmektedir.

Prostat Hastalıkları Tedavisi https://bit.ly/32ByLmR

Prostat ilaçları cinselliği etkilermi: https://bit.ly/32ByLmR

 

Benzer Etkiye Sahip Fitoterapötik İlaçlar

Benzer etkili fitoterapötik ilaçlar da kullanılmaktadır, saw palmetto gibi), analjezik, antiinflamatuvar, immünomodülatör, pelvik taban fizyoterapisi (myofasyal tetik nokta gevşetmesi), kas gevşetici ilaçlar, bitkisel tedaviler, trisiklik antidepresan ilaçlar vb.

Mikrodalga hipertermi ve termoterapi uygulaması ile birlikte şikayetlerin artması prostatik tedavisini kapsar.

Mikrodalga hipertermi ve termoterapi uygulaması ile botulinum toksin-A enjeksiyonu, PRP tedavisi, ozon tedavisi, prostata düşük yoğunluklu şok dalga tedavisi, sıcak oturma banyosu, şikayetlerin artışına neden oluyorsa diyet düzenlemesi de prostatit tedavisi kapsamında yapılmaktadır. Prostat iltihabı için en iyi antibiyotik hastaya göre belirlenirken prostatit tedavisi için kullanılan ilaçlar şunlardır:

* Antibiyotikler: Bu durumda ilk aşamada uygulanmak için en uygun antibiyotikler trimetoprim-sulfametoksazol ve kinolonlardır (norfloksasin, ofloksasin, siprofloksasin ve levofloksasin). İkinci tercih ise tetrasiklinler ve makrolidlerdir. En az 2-4 haftalık antibiyotik tedavisi sonrası faydaları ortaya çıkmaktadır.

* Antiinflamatuar ajanlar: Prostatit antibiyotik tedavisi için kullanılan bir diğer ilaç grubu da anti-inflamatuar ajanlardır. Nonsteroidal antiinflamatuvar ajanlar, steroidler ve immünsüpresifler teorik olarak prostat içindeki inflamatuvar parametreleri düzeltir ve hastalığın semptomlarında düzelme sağlarlar.

* Kas gevşeticiler: Prostatit ilaçları arasında kas gevşeticiler de yer almaktadır. Özellikle pelvik ağrı sendromunda diazepam ve baklofenin yararlı olduğu söylense de bu durumda kesinlik söz konusu değildir.

* Alfa blokerler: Prostatit tedavisi için hastada zor idrar yapma şikayeti bulunuyorsa tedavide alfa bloker ilaçları kullanılabilir. Bu ilaçlar mesane boynu ve prostatı rahatlatır.

Prostatit antibiyotik tedavisi için hastanın genel sağlık durumuna, iltihabın yayılma durumuna ve oluşturduğu tehlikeye göre yapılmaktadır. Antibiyotik tedavisi ve kullanılan prostatit ilaçları hakkında detaylı bilgiyi kliniğimizden alabilirsiniz.

 

 

Disfonksiyonel yüksek basınçlı miksiyon

Çok sayıda araştırıcı prostatit semptomlarıyla birlikte görülen ağrının ve bunu takip eden irritatif ve obstrüktif miksiyon semptomlarının anatomik ya da fizyolojik aşağı üriner sistem obstrüksiyonlarından kaynaklanabileceğini ileri sürmüşlerdir. Bu defekt basit bir mesane boynu problemi olabileceği gibi, detrusor sfinkter dissinerjisinden veya uretra darlığından ya da disfonksiyonel miksiyon örneği gibi daha şüpheli bir durumdan da kaynaklanıyor olabilir.

İntraprostatik kanallara reflü

Özellikle inflamatuvar kategoride olanlar başta olmak üzere, prostatitli erkeklerde prostat içi kanallara idrar reflüsü söz konusudur. Reflü olması için yüksek basınçlı türbülan idrar akımı ile birlikte anatomik değişikliklerin birlikte bulunması gerekmektedir. Ancak bu henüz kesin ispatlanmış değildir.

Mikrobiyolojik etyoloji

Prostat sekresyonları içinde (EPS, VB3, Post-M, ejakulat) uretral idrar (VB1) ve orta idrar (VB2), masaj öncesi idrar (Pre-M)’a göre daha yüksek konsantrasyonda bakteri bulunabilir. Prostat içinde bakteri bulunma durumunun gerçek miktarı tam olarak ortaya konmuş değildir. E. Coli gibi bilinen üropatojen bakteriler ile birlikte olan prostatit olgularında her hangi bir antibiyotiğe alınan yanıtlarda değişikler gösteriyor olması prostatit etyolojisinde bakterinin primer etken olmasını şüpheye düşürmektedir. Ayrıca prostatik inflamasyonun patojen bir bakteri ile birlikte bulunup bulunmadığının bilinmesi de çok önemlidir. Başka bakterilerin varlığının da etken olabileceği unutulmamalıdır.

 

 

PROSTAT KANSERİ NEDİR?

Prostat kanseri, prostatta (erkeklerde, spermi besleyen ve taşıyan seminal sıvıyı üreten küçük bir ceviz şekilli bez) meydana gelen kanserdir. Prostat kanseri, erkeklerde en sık görülen kanser tiplerinden biridir. Genellikle prostat kanseri yavaş büyür ve başlangıçta ciddi zarara neden olmayabileceği prostat bezi ile sınırlıdır. Bununla birlikte, Prostat kanseri sıklıkla çok yavaş büyüdüğünden, bazı erkekler hiçbir zaman tedaviye ihtiyaç duymayabilirler, ancak diğer tipler agresiftir ve hızla yayılabilir.

Erken tespit edilen prostat kanseri (hala prostat bezi ile sınırlı olduğunda) daha iyi tedavi şansı sunar.

 

prostat ameliyatı öncesi hemşirelik bakımı

 

Prostat Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Transüretral Prostat Rezeksiyonu (TUR-P):

Transüretral prostat rezeksiyonu (TUR-P) operasyonunda elektrik enerjisi yardımıyla prostat dokusu içeriden yakılarak küçük parçalar halinde çıkarılır. Bu ameliyatta kanama ihtimali yüksek olduğundan hastanın varsa kullanmak zorunda olduğu kan sulandırıcı (antiagregan-koagulan) ilaçlar 1 hafta önceden kesilir ve ameliyat sonrası en erken 1 hafta sonra yeniden başlanabilir.

işlem sonrası hastanın en az 3-4 gün sondalı kalması gerekmektedir. Bu yöntem sonrası TUR-P sendromu, üretra darlığı, enfeksiyon, idrar kaçırma, idrar yapmada güçlük, meninin geri kaçması (retrograd ejekülasyon) ve yeniden cerrahi gereksinimi görüldüğü birçok çalışmada bildirilmiştir.

 

 

Alfa blokörler: Zor idrar yapma şikayetiniz varsa bu durum üriner sistemdeki bir obstrüksiyona bağlı olabileceği için doktorunuz alfa bloker başlayabilir. Bu ajanlar mesane boynu ve prostatı rahatlatabilir ve idrar akımını sağlar.

Ağrı kesiciler: NSAID ajanlar veya asetaminofen ağrı ve rahatsızlığı azaltabilir. Ancak yan etkiler açısından doz ayarlaması doktorunuz tarafından yapılmalıdır.

Önemli olan bu inatçı hastalığın doktorunuz tarafından dikkatli takibidir, bu takiplerle tedavinin doğru şekilde ayarlanması sağlanacaktır.

 

Login

Welcome to WriteUpCafe Community

Join our community to engage with fellow bloggers and increase the visibility of your blog.
Join WriteUpCafe