Disclaimer: This is a user generated content submitted by a member of the WriteUpCafe Community. The views and writings here reflect that of the author and not of WriteUpCafe. If you have any complaints regarding this post kindly report it to us.

Journal of Clinical and Analytical Medicine

Prostatitler patolojik tanım açısından prostat bezinin enflamasyonu olarak bilinse de geleneksel olarak üriner sistem semptomları, enflamasyon, prostat kökenli ağrı ve etiyopatogenezi tam olarak anlaşılamayan klinik tabloyu ifade etmek için kullanılmaktadır [1-3]. Tüm yaş gruplarında %8-14 oranında saptanan prostatitler erkeklerde 50 yaş altında en sık, 50 yaş üzerinde ise benign prostat hiperplazisi (BPH) ve prostat kanseri sonrası üçüncü sıklıkta tanı konulan üriner sistem hastalığıdır. Ürogenital sistem hastalıkları içinde üroloji uzmanlarının hastalarının %8-20’sini oluşturmaları dolayısı ile prostatitler ayrı bir önem taşımaktadır [2,4]. Ulusal Sağlık Enstitüsü tarafından (NIH) 1998 yılından itibaren akut bakteriyel prostatit, kronik bakteriyel prostatit, kronik pelvik ağrı sendromu (tip 3 kronik prostatit) ve asemptomatik enflamatuvar prostatit olmak üzere dört gruba ayrılarak tanımlanan prostatitler içerisinde en sık (%95) kronik pelvik ağrı sendromu (KPAS) olarak bilinen tip 3 kronik prostatit görülmektedir.

Prostat Tedavisi Nasıl Yapılır? https://bit.ly/3iBCxSN

Prostat iltihabı olan ne yemeli https://bit.ly/2ZLQ1nQ

 

Prostatit Sebepleri

Akut prostatitte bakteriler prostat bezine yerleşerek ani belirtilerin ortaya çıkmasına neden olur. Ağrılar şiddetli ve ani başladığından hastalar genellikle acil bir şekilde hastaneye gider. İltihaplanmaya neden olan bakteriler cinsel yolla bulaşır ve idrar yolu iltihaplanması yapar. Orta yaş ve genç erkeklerde yaygın olan kronik prostatit de akut prostatite benzer. Ancak ortaya çıkan belirtiler daha hafif olmaktadır. Tekrarlayıcı idrar yolu iltihapları prostat bezinde kronik iltihaplanmaya yol açar. Hastaların sıkıntıları uzun sürer, aralıklı olarak da enflamasyon (yangı) görülür. Akutta olduğu gibi birden değil zaman içinde yavaş yavaş gelişen bir iltihaplanma türüdür. Bu nedenle teşhis de tedavi de güçleşir. Kronik prostatitin bakteriyel olmayan bir çeşidi de vardır. Tıptaki bilinen adı inflamatuar kronik pelvik ağrı sendromu olan bu prostatit çeşidinde iltihaplanmaya bakteri dışındaki mikroorganizmaların neden olduğu tahmin edilmektedir. İltihaplanma nedeni kesin olmadığında hem teşhis gecikir hem de belirtileri ortadan kaldırmak zor olur.

 

 

En yaygın bulaşıcı olmayan hastalık tipi. Bu durumda, özellikle ilk aşamalarda, prostatit semptomlarını tanımak oldukça zordur. Ek olarak, oluşum nedenleri hala bilinmemektedir, ancak bazı durumlarda enfeksiyonla da tetiklenebilir.

Ayrıca pelvik ağrı sendromu bulundu. Bu durumda, prostatit semptomları oldukça belirgindir, çünkü enflamatuar sürecin arka planında perineal ve genital alanlarda kronik ağrılı hisler de mevcuttur.

Doktorlar, prostatit semptomlarının tamamen bulunmadığı, enflamatuar bir sürecin varlığına rağmen, hastalığın izole edilmiş ve asemptomatik şeklidir. Bu hastalık şekli, en tehlikeli olanıdır, çünkü komplikasyonların oluşmasını tehdit eder.

 

 

Hastalığın tanısında ilk basamak detaylı bir öykünün alınmasıdır. Yakınmaların değerlendirilmesi ile çoğu kez tanıyı koymak mümkün olabilmektedir. Prostatın rektal (makat) yoldan parmakla muayene edilmesi ile çok değerli bilgiler elde etmek mümkündür.

Bu muayene geçici bir süre rahatsızlık hissi verebilmekle birlikte, son derece basit ve zararsız bir yöntemdir.

Genellikle bu aşamada prostatit tanısını koymak mümkün olabilmektedir. Bazı özel durumlarda rektal yolla prostat masajı yapmak ve idrar yolundan gelen sıvının tetkiki gerekebilir. Ayrıca bu masaj öncesi ve sonrasında ayrı ayrı idrar örnekleri alınarak da tetkik yapılması söz konusu olabilir.

 

prostat iltihabı ve cinsellik

 

PROSTAT KANSERİNİN NEDENLERİ

Prostat kanserine neyin sebep olduğu belli değildir. Prostat kanserinin prostattaki bazı hücrelerin anormal hale gelmesiyle başladığı bilinmektedir. Anormal hücrelerin DNA’sındaki mutasyonlar, hücrelerin normal hücrelere göre daha hızlı büyümesine ve bölünmesine neden olur. Diğer hücreler ölünce anormal hücreler yaşamaya devam eder. Biriken anormal hücreler, yakındaki dokuları istila etmek için büyüyebilen bir tümör oluşturur. Bazı anormal hücreler de kopabilir ve vücudun diğer bölgelerine yayılabilir (metastaz).

 

 

Prostat Kanseri Nedir?

Prostat; penis, prostat ve testisi içeren erkek üreme sisteminin bir parçasıdır. Prostat, mesanenin hemen alt kısmında, rektumun (kalın bağırsağın mesaneye bağlandığı son kısım) önünde yer alır. Boyutu hemen hemen bir ceviz kadardır ve üretrayı (idrarı mesaneden boşaltan tüp) çevreler. Spermin bir parçasını oluşturan seminal sıvının üretilmesini sağlar. Bir erkek yaşlandıkça prostat boyut olarak büyüme eğilimi içine girer. Bu durum da üretranın daralarak idrar akışının azalmasına neden olur. Halk arasında bu durum zaman zaman prostat kanseri ile karıştırılır. Ancak buna iyi huylu prostat hiperplazisi denir ve prostat kanseri ile aynı şey değildir. Prostatta meydana gelen kontrolsüz hücre çoğalmaları, prostat kanserinin oluşmasına neden olur. Bu kanser genellikle yavaş büyüme eğilimindedir ve başlangıçta yalnızca ciddi zarar veremeyeceği prostat beziyle sınırlı kalır. Bu tür yavaş ilerleyen kanserler bazı durumlarda tedavi gerektirmezken, daha agresif ve hızlı ilerleyen, tedavisinin çabuk yapılması gereken prostat kanserleri de vardır. Kanser, erken teşhis edilmiş ve henüz prostat beziyle sınırlıysa tedavisi büyük oranda başarılı olur. Ancak erken teşhis edilmeyen durumlarda risk diğer kanser türlerine göre daha yüksek olabilir. Çünkü prostat kanseri, diğer kanser türlerine göre vücutta bulunan diğer organlara daha hızlı yayılır. Bu nedenle kanserin ilerlemesi takip edilerek tedavisinin uygun şekilde yapılması gerekir.

 

Login

Welcome to WriteUpCafe Community

Join our community to engage with fellow bloggers and increase the visibility of your blog.
Join WriteUpCafe